Her şey O gün başladı 

11.11.2018
315
Her şey O gün başladı 

Her şey O gün başladı

(Bir yazımıza yorum)

*Kendime bile itiraf edemediğim durumumdan, yavaş yavaş ayılmaya başladığım bu günler de, halimi düşündükçe gözlerimin, kalbimin ağlamaması imkânsız. Bundan yaklaşık 4-5 ay önce tamamen gafletteydim. Zaman zaman alkol almaya da başlamıştım. Artık çevremdeki insanların mutsuzluğundan mutsuzluk, üzüntü üretiyordum. Onları sabahlara kadar dinleyip doğru yolu göstermeye çalışıyordum. Tamamen iyi niyetimden kaynaklıydı. Nereden bilebilirdim ki dertlilerle dertlenirken kendimi ateşe attığımı. Kimseye çözüm bulamıyor, bunun acısını kendim çekiyordum. Kafamı çevirsem dertti… Kimse bana sen nasılsın demiyordu. Ben ona rağmen onların dertlerine endekslenmiştim. Yapılan haksızlıklara tahammül edemiyordum. Maddi sorunlara çözüm bulamıyorsam bari maman yanlarında olurum diyordum. Ama insanların dertleri, sıkıntıları gittikçe artıyordu ve daha da dibe çöküyorduk karşılıklı olarak.

Dediğim gibi artık onların acılarına üzülmekten alkol almaya başladım bir nebze olsun uyuşmak istediğimde. Biten enerjim de buna sebepti. Zaten kendi hayatımda çok normal gitmiyordu. Kendi hayatım kaliteli olsaydı başkalarının hayatlarına odaklanmazdım. Bunları şimdi fark ediyorum tatbiki… Onaman öyle sanıyordum ya, güya yardımcı oluyordum onlara. Nefsimi beslediğimin hiç farkında değildim. Bir yıl değil, iki yıl değil bu süreç. Bunları yazarken utanıyorum. Paket paket sigaraları hiç söylemiyorum bile. Dert dinliyorum ya ben. Ne kutsal bir görevdi bana göre. İyiliğin bu olduğunu sanan zavallı ben. Kendine faydası olmayan zavallı ben.

Bu siteye rabbim beni iletmeden evveldi bu yaşadıklarım. Bürgün gece uyurken sanki boğuluyor gibi uyandım, nefesim kesilmişti. Son derece şiddetli öksürükle uyanıp, nefesim gelene kadar öksürdüm. Ölüm anı neydi deseler bu derdim, herhalde. Bir süre sonra kendime geldim. Herhalde ölecektim ama Allah beni uyandırdı, kurtardı dedim. Sonrası en önemli olan neydi biliyormuşsunuz?

İşte bunu söylemekten çok utandım hocam. Bu olaydan bir kaç gün öncesi rüya görmüştüm. Ağzıma siyah bir dumanın girdiğini gördüm. Önemsememiştim tatbiki, rüyaydı. Ama o sabah kalktığımda (geğirerek) kalktım ve ağzımda acı bir şey hissettim. Yine de anlamamıştım nedenini. Birkaç gün sonrasıydı… O gece uyanıp nefessiz kalışım. Sonrasında işe gittim. Sürekli başım dönüyordu. Bir ara kendi sesimi duyamadım. Öksürüyordum ama sesimi duymamıştım. Ne oluyor bana dedim bir an korktum, endişelendim kendi kendime konuştum duyuyor muyum acaba diye. Bu hal 7 dakika falan sürdü. Felak, nas suresi okudum, düzeldim. Ancak artık kendimi hiç iyi hissetmiyordum.

Ben eve gittiğimde bile, dinlemem gereken insanlara zaman ayırıyordum. Evime yeterince ilgim kalmamıştı. Kısacası kendimi insanlara adamıştım. Evet, iyilik buydu benim için. Kendi yaşadıklarımı gölgelemek adına yaptığım kötü bir davranışmış meğer.                                                                                                                 Yine başka bir gün eve gelirken gözüm ya da kolum çok seğirdi… Bir anlamı var mı diye bakınırken Rabbimin sayesinde, size rastladım biliyorsunuz. Her şeyle yüzleşmem O gün başladı. Sabahlara kadar yazılarınızı okudum. Zikre ilk adım yazınızı sayısızca okudum. Ve <ya latifun ya latif bi lutfikel hafiyyu bil kudretilleti isteveytü biha alel arş> zikrini söylemeye başladım, aklıma geldikçe. İş yerinde aklıma geldikçe söylüyordum. Arada alkol aldığımda oldu. Çünkü gafletim devam ediyordu. Pişman oluyordum ama bulunduğum durumdan çok mutsuz olduğum için elimde değildi. Zikri çok çabuk ezberledim Rabbimin izni ile. Okumadığım gün yoktu en azı 3-5-7 kereydi belki de. Size yazı yazmıştım o zamanlar, zaten biliyorsunuz. Sizin hayır dualarınızı, sevincinizi, mutluluğunuzu aldım. Yoluma devam ettim. Zaten sizin desteğiniz olmasaydı olumuydum, arınabilir miydim hiç sanmıyorum… Zikre tam yoğunlaşmaya başlamam yaklaşık 3 ayı buldu. Ve derken ben birden namaza başladım. Artık zamanım vardı. Namaza başladıktan 10 gün sonra nurlar görmeye başladım seccademde. Daha sonrası da çok gecikmedi. Bu zikiri usulünce yapan, içten samimi olan çabucak etkisini görüyor. Kimse şunu unutmasın. Yıllarca gafletle yaşayıp bir günde temizlenmeyi beklemeyelim. Temizlenirken de acı çekeceğimizi asla unutmayalım. Herkes kendi yaşadığını, yaşadıktan sonra idrak eder. Arınma zamanımın ne kadar çileli geçtiğini bir rabbim, bir siz, bir de ben bilirim. Hayatımda 7 gün boyunca ağladığımı, sabahlara kadar öylece oturduğumu biliyorum. Hayatımda hiç bu kadar çok ağlamamıştım. Kurtulmak istediğim şeyin acısındandı bunlar. İzin vermek istemiyordu ben onun için rahattım çünkü. Rahatının bozulmasını ister miydi hiç. Sırtımda koca bir yükle yaşamışım yıllardır. Buna ben izin verdim, hiç kimsenin kabahati yok. Ağlamamın sebepleri korkumdan kaynaklıydı, delirecek gibiydim. Namazdayken secdeden sonra rükûa gidişim olmadı. Ve soluksuz kaldım, derin bir nefesle, ayaktaydım ama nasıl olmuşta bu, resmen uçtum diyebilirim. Her yerimden ter aktı ki ben kolay kolay terlemem. Bütün vücudum korkudan tiftiyordu. Namazı bırakmadım. Nas Felak ne varsa okudum o an. Tekrar secdeye gittim ve bilincimi kaybetmeye başladım. Duaları unuttum. Yine de kılmaya çalıştım. Bireyler ters gidiyordu. Ben değil ama o şeyi hissettim o gün. Bunu ifade etmem imkânsız tatbiki. Özelikle salavat getirirken çok şiddetli sırtımda yanma oluyor ve kıpırdamalar hissediyordum. Bir şeyler bende gezinir gibiydi. Bu iş yerinde başladı aslında. Kaslarım yorgun zannediyordum. Anlamamıştım bu durumu. Namazda çok fazla oluyordu ve namazdan 5 dakika önce başlıyordu. Abdest aldıktan sonra… Farkındaydım artık ama kendime itiraf edemiyordum korkudan. Cahilliğin dibini görmüştüm işte, herşey biliyordum ya göy, meğer zerre kadar bir şey bilmiyormuşum.

En önemli kışıma gelmek istiyorum. Anlattıklarım size klişe gelebilir, öyle değil kesinlikle. Ben hayatımda insanları hiç kandırmadım, hiç yalan söylemedim. Kısacası karşımdakileri hep kendim gibi gördüm. Aklımdan ne geçirirsem söylerdim. Aaaaaa en büyük yanlışım buymuş. Karşınızdaki insan asla siz değil… Aslaaa. Onun size doğruyu söylediğini sanırsınız ve ona yardımcı olmak için dertleşirsiniz aslında. Bana tokat gibi çarptı Rabbim bunları. Aslında günlerce uykusuz kalıp kendimden fedakârlık yaptığım anların hiçbirinin kıymeti yokmuş, herşey yalanmış. Çünkü siz o kişiyi dinlersiniz ve o başkasını kötüler, siz de o gıybeti yapılan kişiyi kötü bilirsiniz. Yani günahı olmayan birinin günahını almaya başlarsınız. Bilmiyorsunuz ki karşınızdaki insanın dürüst olup olmadığını. Kendimiz gibi düşünüp samimiyetine güvendiğimiz kişiler değil midir bizi üzen. Ben bunu gördüm. Tanımadığım birisi bana dedi ki; Sen çok iyi niyetlisin, herkesin derdine derman olmaya çalışıyorsun ama bildiklerin doğru değil, demişti. Ben yinele bunu anlamamıştım. Aklım entrikalara, yalanlara hiç ermedi ki. Bende olmayan bir huyu nasıl anlayabilirdim. En sonunda o kişi bana açık açık her şeyi söyledi ve ben bu gerçekle karşılaştım. Her nefiste bindir türlü huylar var. Benimkisi buydu. Diğer insanlardaki yalan, entrika, çıkarcılık vs. Önceden olsa gider 2-3 şişe alkol alıp kendimce dertlenip üzülürdüm. Neden hep böyle oluyor diye. Bu kez üzülmedim ve o kişilere, beni kandıranlara dua ettim. Artık boş muhabbetlerden çok uzağım. Bu dünyanın ve ahiretimin derdindeyim. Benim gibi gaflet için de olanlara dua ediyorum, duaları öneriyorum. Rabbim bizlere kendi doğru bildiğimiz yanlışları unuttursun. O’nun doğrularını öğretsin. Günahlarımdan arınırken yanımda olduğunuz için size ne kadar teşekkür etsem azdır, hocam. Rabbime ne kadar şükür etsem azdır. Gerçekleri tokat gibi yüzüme çarptığı için… İnşallah bundan sonra doğruyu öğrene öğrene ilerleyeceğim. Çök fazla ayrıntı var ama benim anlatım tarzım şimdilik bu kadar. Bunu okuyanlara vermek istediğim mesaj, kimsenin derdine derman olduğunuzu düşünmeyin. Tek dostumuz Rabbimizdir ve rabbimizin yolunda olanlardır. Selam es selame

Şunu eklemeyi unutmuşum, ya latifun ya latif zikrini çekerken sürekli ağzım dilim yandı. Ben bunu günlerce yaşadım. Taaa ki temizleninceye kadar. İçimde resmen zehir vardı. Bunu bilinçli bir şekilde yaşadım… Çok kötü bir tadı vardı. Rüyamda ağzıma giren siyah duman, ağzımdan böyle çıktı işte… Hikâyedeki dervişin halsizliğini, bitmişliğini maalesef yaşayarak tecrübe ettim. Rabbim bir daha bunları yaşamama izin vermesin, benim ağzım çok kötü yandı… Selam es selame

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

  1. Anonim dedi ki:

    Temizlik yaparken pislikten korkmamak lazım… O kirlerle yüzleşmeden temizlik zor. Anlıyoruz bunu ama üstünü örtmek daha kolay geliyor.. Rabbim nasip etsin ki temizlenelim …

    1. Selam dedi ki:

      Çok haklısın