Kavuşursak ne ala, kavuşamazsak yolunda ölelim

08.05.2017
404
Kavuşursak ne ala, kavuşamazsak yolunda ölelim

Kavuşursak ne ala, kavuşamazsak yolunda ölelim

Ahhh sevgili, can hocam, keşke bana Allah’ı anlatsanız sabahlara dek, bende sizden dinlesem, o nasıldır, ondan bana haberler verseniz. Ben onunla tam istediğim gibi konuşamıyorum. Onunla sohbet etmeme vesile olsanız, bana kızgın mı, seviyor mu beni, ne düşünüyor, ne yapıyor bana haber verseniz. Ben onu tam olarak anlayamıyorum. Tam idrak edemiyorum. Hala çok eksik şey var, kalbim acıyor, özlüyorum ama ayağımda zincirler, ona istediğim hızla gidemiyorum. Hem yakın hem çok uzağım ona. Ama ruhum aç, ruhum susuz ona, ruhum kıvranıyor ama hala engelleyen bir şeyler var. Olmuyor, istediğim gibi olmuyor. Onu ölçüsüz merak ediyorum. Onu ben bilemedim, bilen birini arıyorum bana anlatsın, bari bilen birinden dinleyeyim istiyorum. O sizsiniz sanki hocam, kalbim öyle diyor, o sizsiniz.

-Kalbine itimat et. Mümin kalbi yalan söylemez. Her devirde bir zat ile tevhittedir. Ete kemiğe bürünür Yunus diye görünür.

-Ben sizi nasıl dinleyeceğim, nasıl ulaşacağım, zikir çekerek mi hocam. Sizden nasıl feyz alacağım. Yetmiyor sanki ruhum daha çok istiyor, verdiklerinizle doymuyor.

-Zikirlerle, yazacaklarınla. Severek sevilerek. Kalbini sonuna kadar açarak. Sünneti resulullahı taklit ederek. Şehitliğe gaziliğe hazire olarak. Cümle varlığınla mücahede ederek.

-Sevgili hocam, size yaşadığım duygu durumunu anlatmak istiyorum. Son birkaç yıldır, depresyonda değilim, ya da psikolojim bozuk değil biliyorum… Hocam, geçmişte zevk aldığım hiçbir şeyden zevk alamıyorum. Artık sadece yapmış olmak için yapıyorum, artık hislerim, büyük mutluluklarım oluşmuyor. Ne baharın gelmesi ne giydiğim yeni ve güzel kıyafetler, ne yediğim sevdiğim şeyler, ne konuştuklarım ne sevdiğim insanlar, artık hiçbir şey beni etkilemiyor. Çok heyecan yaşatmıyor, çok mutlu etmiyor, sanki duygularım donmuş, ölmek istemiyorum, ama arzularım eskisi gibi değil. Artık çok büyük duygular, istekler içinde değilim, sadece yaşamam gerekiyormuş diyorum, olması gerektiği için buradayım diyorum. Yaşarken ölmeye başlamak bu mudur? Bu duygu durumları nedir hocam, çözemiyorum, artık sadece kendimi dışarıdan seyreder oldum, sanki ben ben değilim.

-Kalpler ancak Allah’ı anmak ile mutmain olur… Senden önce senin yaşadıklarını yaşadı cümle Allah dostları. Nefsin bir mertebesidir yaşadıkların.

-Tamam, hocam çok sağ olun beni anlıyor olmanıza seviniyorum.

-Artık dünyanın süsleri, cilve ve işveleri senin için bir şey ifade etmiyor. Aldatmacadan ibaret sihir ve büyüleri seni kandıramıyor. Bu yolun duraklarından bir duraktır. Senin yaşlarında yazmıştım;

ÖLMEDEN ÖNCE ÖLMEK

‘’Ölmeden önce ölünüz.’’ Hz. MUHAMMED
Bütün isteklerden sıyrılmaksa,
Ölmeden önce ölmek;
İşte, gör beni, bak
Çoktan ölmüşüm, ölmüş.

Düne üzülmeden yaşamak,
Yarına umut beslememek,
Hal ne ise rızâ göstermekse,
Ölmeden önce ölmek;
Al işte…
Üzülmüyorum, umutlarım yok.
Râzıyım ben.

Ne veriliyorsa yiyorum, giyiyorum.
Bir şey sorulursa, söylüyorum.
Yalnız ve yalnız seni özlüyorum.
Buysa ölmeden önce ölmek,
Öldüm işte.

Koy beni bir köşeye,
Otur de, oturayım.
Sür beni bir yokuşa,
Yürü de, yürüyeyim.
Gönder meleğini, öl de de öleyim.
Ölmeden önce ölmek buysa eğer;
Öldüm işte.

Hacı Ali bayram./ Sarayönü -1975
-Hissetmeye çalışıyorum ama olmuyor, donmuş gibiyim. Bu şiiri okumuştum çok sevmiştim. Kalbime soruyorum ne istiyorsun diyorum sadece Allah diyor başka da bir şey demiyor.

-Şiirlerimi okurken estetikten ziyade içeriğine / ruhuna girmeye çalış.

-Evet, benim için önemli olan anlamı. Kâfiyeler önemli değil ne hissettiğim önemli

-Evet… O demek oluyor ki Allah öze gel diyor. Kabuklarla uğraşma. Merkeze gel. Her şey senin olsun.

-Kalbim çok acıyor çok özlüyor, herkesin elinden tutup ona götürmek istiyorum

-Seni ona uçuracak olan, o özlemdir. İyi bil ki o da seni kalbi sızlayarak özlüyor.

-İnşallah öyledir hocam. Çok eksiğim ve çok yanlışım… Hala ona karşı riyakârım, tam değilim.

-Yaşadıklarını doyasıya yaşa. İliklerin hissetsin. Her hücren titresin, ağlasın, yansın.

-Anladım hocam, çok sağ olun iyi ki varsınız.

-O’nsuzluk canına tak etsin. Yeterince yandığında küllerinden doğarsın. O el bais dir. Öldükten sonra gerçek dirilikle diriltendir.

-Orada olduğunuzu bilmek çok güzel. Bunları kimseyle paylaşamıyorum. Beni anlayan yok.

-Yanında olmak, sen yanarken ben de bin kere ölmek isterdim. Gözyaşını ellerimle silmek isterdim.

-Allah sizden çok razı olsun can hocam.

-Gözlerine bakarak o sevgiliyi gözyaşı denizinde görmek isterdim. Ama yaşadıkların yalnız yaşanması gerekenlerdir. Aşk’ın ilacı maşuka kavuşmaktır, başka melhemi yok.

-İnşallah hocam, inşallah siz Allah’ta yolculuk yaparken bende olabilirim yanınızda. Allah beni hep yalnız bırakıyor.

-”Ölsem seni isterim kalsam seni.”

-Herkesi yanımdan alıyor sırayla. Artık sadece böyle olması gerekiyor diyorum.

-Alır, yanında yakınında kimseyi bırakmaz. O kıskançtır. Sevdiği sadece kendisi ile ilgilensin, zikretsin ister.

-Neden ve niçin diyemiyorum. Aldı yanımdan son birkaç ay içinde, herkesi aldı

-Her ne sorsan beni sev başka değil der.

-Beni sevenleri de benim yanımdan uzaklaştırıyor. Onlar istese de bana ulaşamıyorlar.

-İnşaAllah damdan düşen olarak ben varım, dilediğin zaman sinemde ağlayabilirsin.

-Çok sağ olun hocam herkesi yanımdan aldı ama bu süreçte bana sizi verdi. Bu konuları konuşabildiğim bir siz kaldınız.

-Sevdiklerini sevdir de. Sevmediklerini sevdirme. O nu görmek istedikçe baktığın her şeyde Onun olduğu aklına gelsin. ”yüzünüzü nereye dönseniz onun veçhiyle karşılaşırsınız ”

-Derim hocam, o güzel ellerinizden öperim, hep aklımdasınız, bana Allah’ı hatırlatıyorsunuz. Sizi düşünmek onunla olmak gibi.

-İnşaAllah öyledir. Kim sana Allah’ı hatırlatıyorsa ona yaklaş. O’nu unutturan her şeyden uzaklaş.

-Bunları benim yapmama bile gerek kalmadan olaylar aynen o şekilde gerçekleşiyor, hocam. Allah’a emanetsiniz can hocam, siz bana Rabbimin emanetisiniz. Onu unutturan her şeyi benden söküp aldı bu birkaç ayda. Ben istemeden zorla oldu.

-Namaz kılıp döneceğim. Acıyan yerlerinden rahmanın adına öpüyorum. Rabbimden rahmet merhamet ve vuslat diliyorum senin için.

-Bana onu hatırlatan insanları bana verdi. Duayla can hocam.

-Selam es selame

-Bir de hocam ikinci zikrime başladığımdan beri; bu ilim istediğimiz zikir ile daha farklıyım, tam anlatamıyorum ama daha duygusal, daha kalbim geniş, daha çok hissediyorum varlığını. Ve gönlüm sadece size yakın hissediyor kendini, tanıdığım hiçbir kimseye değil.

-Bu zikirde uç esma var. İlim, fehim ve iman. Hikmette tecelli sondan başa doğrudur. Bu esma gurubunda önce iman artar. Sonra fehim -sezgi -his gelişir. Bu gelişmeler de hakikate dair ilmi teşekkül ettirir. Bu zikre sıkı sarıl. Selam es selame

-Canım hocam siz bir yazınızda, ilk eşinize duyduğunuz aşktan ve Allah aşkınızdan bahsetmiştiniz. Zikrimizin ilk yıllarında iki aşk arasında geçiş yaparken zorlandığınızdan… Hocam mesela peygamber efendimiz Hz. Aişe annemizi kördüğüm gibi seviyor ya, Rabbimiz kıskaç ya hocam, yanımdan sevdiğim herkesi alıyor, bu zikrin ilk sürecinde mi hocam oluyor. O’nu ilk başta çok yoğun hissedebilmek için mi beni yalnız bırakıyor, kimseyi sevmeme izin vermiyor, bu süreç hep böyle mi sürecek, kimseyi sevmeme, sevilmeme izin vermez mi? Ama sizler beşeri sevgiyi de yaşamışsınız izin vermiş, bu kalpte denge sağlamayı öğrenene kadar mı sürecek hocam.

Sevgili hocam bu sağ ayakta okunan esmalar yazınızı okudum. Orada ihtilaç alınmadan bir tecelli görmeden görevinizi bitirmeyin demişsiniz. Hocam yaptığım hangi zikrin kabul olduğunu net anlayamıyorum. Her zikir çekişimde sol kürek kemiğim seğiriyor, bazen sağ pozu, ama gene de emin olamıyorum. Hangi duanın kabulüdür diye, o yüzden bütün zikirlerimi 41 gün yapıp yeni zikre geçsem doğru yapmış olur muyum?

-Allah salik i yetişme çağında kendine çağırır… Yalnızlaştırması hızla vuslat içindir. Vuslat tamam olunca beşeriyet geri gelir. Miraç gerçekleşince yeniden dünyaya dönülür. Ayşe validemizle yaşadığı dönemden önce miraç gerçekleşmişti. Vuslat aşkı muhabbete dönüştürür.

-Ay hocam ne güzel ifade ettiniz, anladım hocam.

-Hikmetullahta aceleye yer yoktur. Verdiğim esmaları düzenli ve yoğun çekmeye bak. Bize gelişinde bir hikmet ara. Sabırlı ol. İlle bir beşer seveceksen rehberini sev. Beni sev ve güven ki seni efendimize ulaştırabilelim inşaAllah. Efendimize ulaştıktan sonrası kolaylaşır. Bizimle olduğun dönem yoğrulma, hazırlanma, donanma zamanındır. Yeterince donandığında şikâyetlerin, korkuların geçecektir. İnsan canından geçince şikâyet edecek bir şeyi kalmaz. Ölmeden önce ölmelisin.

Anladım hocam. Çok teşekkür ederim bu güzel açıklamalara

-Bir kere daha oku…

‘’Ölmeden önce ölünüz.’’ Hz MUHAMMED

Bütün isteklerden sıyrılmaksa,
Ölmeden önce ölmek;
İşte, gör beni, bak
Çoktan ölmüşüm, ölmüş.

Düne üzülmeden yaşamak,
Yarına umut beslememek,
Hal ne ise rızâ göstermekse,
Ölmeden önce ölmek;
Al işte…
Üzülmüyorum, umutlarım yok.
Râzıyım ben.

Ne veriliyorsa yiyorum, giyiyorum.
Bir şey sorulursa, söylüyorum.
Yalnız ve yalnız seni özlüyorum.
Buysa ölmeden önce ölmek,
Öldüm işte.

Koy beni bir köşeye,
Otur de, oturayım.
Sür beni bir yokuşa,
Yürü de, yürüyeyim.
Gönder meleğini, öl de de öleyim.
Ölmeden önce ölmek buysa eğer;
Öldüm işte.

-Sebebini öğrendim, sabredeceğim inşallah. Bu rıza makamına henüz ulaşamadım. İçimden binlerce soru geçiyor. Ama eskisi gibi değilim, daha teslim olmuş bir haldeyim

-Sabır da kademelidir. Bir çocuk sabrı vardır ağlaya ağlaya annenin süt verme vaktini bekler. Bir de sessiz, sedasız, dileksiz, duası Eyüp sabrı vardır.

-Söyledikleriniz benim için değerli can hocam, aklımda ve inşallah uygulama gayretindeyim

-Her zikrini kırk bir e tamamlayınca bana yaz. Değiştirelim.

-Tamam, hocam, Rabbim çok razı olsun sizden. Saygılarımla her zaman.

-Giyinelim kuşanalım, rabbimizin ulu divanına çağrılmayı hak edelim ve inşaAllah çağrılmayı sükûnet içinde bekleyelim. Kavuşursak ne ala, kavuşamazsak yolunda ölelim.

-İnşallah can hocam

-İnşaallah… Zeynep can.

Kıyamet – 1
Kıyamet nasıl koptu;
Gördün ya…
İlkin kıtlık geldi,
Ot yedi insanlar bir /bir.
O günde
Ne gurur kalmıştı/ ne kibir.
 
Sürüler gibiydiler/vahşi
Kapış kapıştı o ot yiyiş…
Ne tiksinmeleri vardı,
Ne irkiliş.
 
Lal
Gördün işte.
Kıyametin koptuğu o günde;
Ot ta bitti sonunda.
Dayanır mı onca kapışmaya.
 
Lal
Sonunda bir beyaz nur;
Cami kubbesine benzer biçimde…
Bir nur ki,
Şeffaf, süt beyazındaydı,
Kuşattı, kavim/kavim insanları.
Gördün ya…
Senden olanlar, hep yanındaydı.
 
Lav
Ne evler yıkıldı,
Ne yer yerinden oynadı…
Sadece açlık ve esaret vardı…
 
 
Mümkün mü o nûru delip dışarı çıkmak…
Sünger gibi esnek, yumuşaktı
Ancak çelikten de dayanıklı.
Kıskıvrak yakalanmıştı/ tüm insanlar…
Yanlarında yalnız günah ve sevapları var.
 
V
 
Gördün…
Dümdüz bir yoldan giderken
Yıllar önce ölmüş Mevlevileri
Nasılda dipdiriydiler
Güleç güleçti yüzleri
Apak nurluydu tenleri
 
Kimi nöbette kimi uykuda
Nur içinde nur yüz benleri
Ne bedenleri yıpranmış
Ne soğumuş tenleri.
 
Vl
Rehberin verdiği cevaplar haklı
Tabii ya…
Henüz dünya ile bitmedi işin
Her şeyin bir vakti var.
Unuttun mu?
İzin çıkarsa ilâhi çevrelerden
Ancak yükselir dualar gönüllerden
İlmin büyüğü sabırdı hani…
Hay hak…
Her olay/ ilahi bir kanuna bağlı.
Muharrik bir kuvvet olmazsa,
Deprenir mi hiç tabiat…
‘Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz.’
Her şey, başka bir şeye bağlı.
 
Vll
Kısa, hafif meyilli çıkışı
Nereye vardırmıştın
Unuttun bazı şeyleri değil mi?
Ama hatırlıyorsun
O çetin dik eğimi
Ve bir meyveden yediğini.
Ne kadar da lezzetliydi.
 
Vlll
Daha sonra,
Doksan dereceyle indiğin o kuyu…
Ve
Üzerine dökülen sicim gibi suyu
Kıvrım kıvrım inmiştin en derine
Hızlı bir inişle varmıştın yerine.
Nâfiz vardı…
Hidâyet vardı, değil mi?
Daha çok çalışman istenmedi mi?
 
 
 
lX
Üzülme her şeyin vakti var azizim.
Allah hangi yarattığını terk etti.
Sen yolunda devamla çalış…
En çok da sabretmeye alış.
 
Gün gelir razı olduğunu söyler
Hakk
Sen onu seviyorsun ya
O da seni seviyor mutlak.
Gül bedenin doğruya hizmetle solsun.
Maksadınla çaban Hakk için olsun.
 
Yeter…
Yalvarmaların umutsuzca olmasın…
Kimin niyeti kötüye ise
Ebeden vuslat bulmasın.
 
X
Ne bu hal böyle…
Yağan her damla yağmur gözyaşın sanki.
Gönlün de rahmetle dolu olsun,
Başın gibi.
 
Xl
Gördün ya…
Kıyamet nasılda koptu.
Hakk katında gazap değil;
Rahmet çoktu.
 
Hacı Ali bayram
1977 / Sarayönü

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.