Bilerek yol almak ” Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu”

Selamünaleyküm Hocam; öncelikle saygılarımı sunuyorum.
Ben İzmir’de yasıyorum 46 yasında evli bir erkek evlat babası, bir süredir işsiz bir insanım. Hayatının 30 küsur yılı boşa heva olmuş biri (Allah kulu) olarak size yazıyorum. Henüz birkaç yıl oldu bazı seyleri kavrayalı. Yasadığım hayatın bu olmaması gerektiği düşüncesi yerleşti aklıma. Sonra Allahın Ahkaf 15. suresinde bir kez daha gördüm ve inandım, Rabbim nice kullarını beklediği gibi beni de sabırla beklemiş. Şimdi ben Rabbime elimden geldiğince şükür ve hamd ediyorum.
Bir zaman sonra farkettim ki namazlarımı kılmak, nafile ibadetlerle geceleri doldurmak, saatlerce zikir yapmak ki bu konuda nedense içime La ilahe İllallah doğdu kalbim onu zikretmeyi seçti. Duramıyorum, ellerim ayaklarım başka işler yaparken, gördüm ki farkında olmadan kalbimden, aklımdan hep o geçiyor.
Bir zaman sonra Allah’ım karşıma O’nu çıkardı. Ağlayarak saatlerce dinledim. İnternette içime bir yerlere dokundu ve hemen ezberledim.
Farkettim ki hocam ne zaman okusam, kalbim ninni dinleyen bir bebek gibi sakinleşiyor.
O mübareğin adı İnşirah suresi hocam. Adını yazarken bile gözlerim doluyor şu an.
Ve karar verdim kendikendime dedim ki ‘’ben bu dünyaya Allah’a kulluk etmeye geldim. Ne yaparsan yap ona layık bir kul asla olamazsın ama yapabileceklerinin en iyisini yap.’’ Nefsimle mücadeleye giriştim. Tam ve gerçek zaferi elde etmek, Allah’ın rızasını kazanmak adına, başarısızlığı istemediğim için, evvelde 3 günlük riyazatlara başladım. Amacım İnsaallah 40 gün oruçlu bir riyâzat, sonunda nefsime galip gelmekti. Bunu planladım.3 gün derken 5 gün derken süreyi artırdım. Farkettim ki bir şeyler değişiyor. Rüyalarım değişiyor, sanki yasıyorum onları, sonra kulağıma kızgınlıkla seslenen erkek sesleri, ne dediğini anlamadığım bir şeyler söyleyerek beni azarlıyor.
Sabah namazlarımda odanın içinde konuşan, kikirdeyen genç kızların sesleri.Hanımla beraber kılıyoruz namazlarımızı; ben net bir şekilde duyuyorum, o duymadığını söylüyor.Bazı zamanlar seccadenin üstünde kum gibi kımıl kımıl gezinen Bazen yakaza halinde gördüğüm mavi alev yada beyaz nur gibi biçimsiz şekiller. Rüyada gördüğüm ayetler oldu, hatırlayamadım sonra Ama hatırladığım tek bir sure var o da Enam suresi. İdrak kabiliyetim gelişti, baktığım yerleri artık puslu görüyorum.
Mana kabiliyetim farklı halde tezahür eder oldu. Kafamın içinde hiç olmadığı kadar net , gerçek, olarak beliren insan simaları, bazen güzel bazen çirkin.
Gecen gece yattığım yerde, içimden kelime-i Tevhid okurken bir kadın görüntüsü belirdi kafamın içinde. Saçını basını yolarak bana bağırıyor; Çekme, sussss, anma O’nu diye… Nasıl bağırıyor, sinir krizine girmiş bir vaziyette. Bana ne beddualar ne hakaretler ediyor. Korktum na’pacağımı bilemedim, o kadar gerçekti.
Sonra anladım, dedim kendi kendime, dur bakalım, yavaş ol. Cahil tecrübesiz kul dedim, aldığın hazlar nerden biliyor musun, rahmani mi nerden biliyorsun her şeyin yolunda olduğunu. Seni kandırmaya yetecek ilme sahip bir iblis var. Senden önce kimleri, kimleri yaktı. kaldı ki seni, bir lokmada yer. İşin ehline ihtiyacın var dedim. Kİ sana yol göstersin, ipuçlarını versin ki ayırt edebilesin.

İnsanlar ya beni anlamıyor yada sadece atıp tutuyor. Ben Allah yolunda yürümek, onun salih kullarından biri olmak isteyen bir acizim. Kalkıştığım şeylerin şakası yok biliyorum. Allah korusun imanımı farkında olmadan yakmak, sonrasında pişman olmak istemiyorum. Rahmani ile süfliyi kendi başıma yırt edemiyorum. Yasadığım her hazza yâda ürpertiye şüpheyle yaklaşıyorum. İnşallah siz beni anlarsınız, çocuk değilim hocam.
Bana yardım eder misiniz, tavsiyelerinize yol göstermenize çok ihtiyacım var.
Ne olur Allah rızası için beni yontun. İçimde bir cevher var hissediyorum. Onu ortaya çıkarmakta çok geç kaldım. Siz vesile olun inşallah. Umarım okursunuz ve bir cevap verirsiniz saygılar.
Hocam uzun oldu zamanınızı aldım. Allah sizden razı olsun. Hakkınızı helal edin

Selam es selame Aziz arkadaşım Ta… Bey; Maşaallah barikallah, samimiyetle allah rızasını dileyerek başlamış, bir şeyleri de başarmışsın maşaallah. İş allah rızası olunca sonunda bir çıkış yolu bulunur inşaallah.
Ameller niyetlere göredir, efendimizin hadisidir biliyorsunuz. Harika bir söz ve ardına düşmeye değer. İyi niyetlilere işlerinde cesaret verir… Ancak bir söz daha var; cehenneme giden yollar iyi niyet taşları ile döşelidir. Bu güzel iki söze bir güzel söz daha ekleyelim.” Mükemmellikte, şeytan da ayrıntıda gizlidir.”

Allah rızasını gözetirken de hatalar yapılır, hesabı gerektiren suçlar işlenir.
Bu tür günahların hesabı kitabımızda sağ arkada kayıtlıdır… Geçmişinde şu hataları yaptı, hesabını vermelidir şeklinde kayıtlanırr ve asla şaşmayan mizanda değerlendirilerek cezalandırılır.
Kasıtlı yapılan, taammüden işlenen kusurların günahların cezası ise sol arkamızda tutulur. Kuran da der ki ‘’vay yazık kitabı sol yanından ve arkasından verilenlere..’’.
‘’Müjdeler olsun kitabı sağ önünden verilenlere.’’

Geçmişte rahmetli hocamın çıraklığını yaparken bir manevi göreve gittik. Çok muazzam bir işin zahirdeki kökünü kazıyacaktık, hocam öyle demişti. Benim o zamanlardaki akl-ı maaaş’ım yani beşeri aklım, bunu anlamasa da hocam emrettiyse yaparım mantığı ile göreve dâhil oldum. Hocamı daha derinden sınama, denetleme fırsatı verecek bir işti… Açıktan hedefi belirlemiş ve ”yeter artık köklerini kurutma zamanı geldi ” diyerek açıkça beyan etmişti.

Hikâye edilse kitapları doldurur. Kırk gün diye yola çıktık 14 günde işi bitirdik… Ben kendisi çok yaşlı olduğundan(70-80 li yaşlardaydı),sadece maddi hizmetinde bulunacağımı sanıyordum. Ama öyle olmadı. Bana da bir esma gurubu verdi. Celal esmalarını, celal zaman diliminde okuduk. Manevi yollardan duamız kabul oldu işretini alarak görevden döndük. Döndük dedim ya dönemeden daha yollarda başladı başımıza gelenler. Aksiliğin,korkunun, tersliğin,zararın bini bir para. Beyinlerdeki ve zahire zuhur edenler anlatılsa saçmalık sayılıp okunmaz.

Önceliğimiz pırıl pırıldı. Hiç celal esması okumadığımdan ve çoktan meleki âleme geçip ilimde kendimi koruyacak kadar bilgi edindiğimden, başladık kendimiz manevi korunma ve savunmalara. Ama ne çare biz bir savunuyoruz, cehennem bin saldırıyor…
Üç celal esmasını 14 gün okuduk diye tam otuz yıl, sürekli savunmada kalarak çile üstüne çile çektik. Ölümlerden defalarca teğet geçtik.
Sonunda arındık tabii. Ama eğer o baskı üzerimizde olmasaydı nasıl bir hayatım olurdu diye sayısız kereler düşünmüşümdür. Vatana millete ve aileme ne kadar verimli olurdum acaba.
Meseleyi anladın mı aziz arkadaşım.

Cevap bekleyen bunca mesajın önüne geçişinizin nedeni yaşadıklarınız ve aklıma düşen geçmiş otuz yılımdır. Niye çektim; allah rızasını ararken, dünyadaki zulmün ortadan kalması için, hocamın ve öğrendiğim ilmin gereğini yerine getirmek için çektim. Elbette iyi niyetle ve yüzde yüz allah rızasına yaptım. Ücret almadım. Şöhret olmadım, kimseden iltifat görmedim. Çünkü yaptığımız işi bir allah biliyor, bir de biz.

Özetleyelim ve sadede gelelim… O amaçladığımız zulüm ortadan kalktı. On iki yıl geçti aradan ve yetmiş yıllık zulüm kale yıkıldı. Gördük yaşadık. Hocam dediklerinde doğruydu, ilim doğruydu. Harika şeyler kazandık. Ancak halen o zalime karşı okunan beduanın ceremesini çekmeye devam ediyoruz. Celalullahın yıktıkları yıkıldı gitti, yok edip elimizden aldıklarını unuttuk gitti, ama halen acıyan yaralarımız var.
Sen uzun oldu dedin ya. Öyle uzun olmaz böyle uzun olur.
Hülasa; okudukların sana zara vermek üzere… Çok şey kazandın ama kayıpların da var. Eğer savunmaya geçmezsen daha devam eder. Belki ömür boyu, belki ötelerde de ödeşmen gerekebilir. Ama kolayı var. Arınma duası diye bir duayı okuyacaksın inşaallah. O hesaplar kapanacak ve yepyeni bir sayfa ile yola devam edeceksin biiznillah. Göndereceğim link’i dikkatlice oku ve hemen uygulamaya başla. Nasıl olsa zikire alışkınsın. sana yeniden yeniden tarif etmek gerekmez. Sadece yazıyı harfiyen uygulayacaksın. Şu anda okuduğun her şeyi bırakacaksın.
Kırk güne kalmadan inşaallah arınmaya başlayacaksın. Sen; artık iş tamam oldu demeden bu zikri bırakmayacaksın, biiznillah.

Allah razı olsun hocam Allahım şahidim olsun ki şu sözüm üzerine ben ne para, ne dünyalık, ne şan ne şöhret peşindeyim. Elimi ayağımı çektim bu dünyadan. Sayfanızdaki yazıları okudum. Bazı insanlara vesile olmuşsunuz. Çok hoşuma gitti bu davranışınız. Hocam bu süreç içinde zikirlerim ne olmalıi nasıl ibadet etmeliyim. Kelime-i tevhide devam mı edeyim yoksa sizin önereceğiniz bir başlangıç var mı?

Zikre ilk adım (ZİKİR ve ADABI) ZİKİR ve ADABI “Tez erişti seherler canların meclisine Yürek hâlâ yanıyor halde maşallah kaldı Şifalar sundu zikir, bir garip dertlisine, Unutuldu kelâmlar dilde bir ALLAH kaldı…”

Numaram 0 530 … .. .. hocam, müsait olduğunuz bir zaman uygun görürseniz sizinle konuşmak isterim.

Okumakta olduğun bütün zikirleri bırakıyorsun.” ya latıfün ya latıf. diye bu yazı içinde geçen esma gurubunu tarif edildiği şekilde, günlük yedi vakit namaz kılarak, her namazın arkasından okuyabildiğin kadar okuyarak kırk gün devam ediyorsun inşaallah.

Ya nasip. Telefon verdiğimizde olur olmaz zamanlarda rahatsız edildik ve mecburiyetten terk ettik. Buradan her şeyi yaz. En kısa zamanda cevaplarız. Önce gönderdiğim yazıyı özümse. Yeniden yaz. Çok bekleyen var. Devamı var yazı içinde…

Tamam, hocam ya latıfün ya latif doğru mu hocam. Tamam, hocam saygılar ellerinizden öpüyorum

Allah yar ve yardımcın olsun. Selam es selame

 

Hayatta hiç bir sey tesadüf değil hocam bakın siz bir zikir terkibi vermişşiniz içinde duha suresi de var bir hafta önce ezberlemiştim. Hocam bu zikirlerin surelerin ve ayetlerin hepsi her gün okunacak ve 41 gün devam edilecek doğru mu anlamışım.

Hayır. Sadece ya latıfün okuyacaksın. O örnekler ayrı ayrı çekilecek. Her biri kırk gün. aburcubur atıştırmak gibi zikir yapılmaz.

 

Anladım TMO hocam

Yayınlanma tarihi: 26 Eki 2016, 04:28